Soaring Over Cappadocia: Ahmet's Unforgettable Balloon Adventure
Download and listen anywhere
Download your favorite episodes and enjoy them, wherever you are! Sign up or log in now to access offline listening.
Soaring Over Cappadocia: Ahmet's Unforgettable Balloon Adventure
This is an automatically generated transcript. Please note that complete accuracy is not guaranteed.
Chapters
Description
Fluent Fiction - Turkish: Soaring Over Cappadocia: Ahmet's Unforgettable Balloon Adventure Find the full episode transcript, vocabulary words, and more: https://www.fluentfiction.org/soaring-over-cappadocia-ahmets-unforgettable-balloon-adventure/ Story Transcript: Tr: Ahmet heyecanlıydı. En: Ahmet was excited....
show moreFind the full episode transcript, vocabulary words, and more:
fluentfiction.org/soaring-over-cappadocia-ahmets-unforgettable-balloon-adventure
Story Transcript:
Tr: Ahmet heyecanlıydı.
En: Ahmet was excited.
Tr: Güneş daha doğmamıştı.
En: The sun had not yet risen.
Tr: Kapadokya soğuktu.
En: Cappadocia was cold.
Tr: Ahmet sıcak hava balonuyla uçacaktı.
En: Ahmet was going to fly in a hot air balloon.
Tr: Gün ağarmaya başladı.
En: Dawn began to break.
Tr: Balonlar hazırlıktaydı.
En: The balloons were in preparation.
Tr: Renkli balonlar gökyüzüne kalkmaya hazırdı.
En: Colorful balloons were ready to take off into the sky.
Tr: Ahmet'in kalbi hızlı atıyordu.
En: Ahmet's heart was beating fast.
Tr: Arkadaşı Mehmet yanındaydı.
En: His friend Mehmet was by his side.
Tr: Mehmet, "Ahmet, korkma.
En: Mehmet said, "Ahmet, don't be afraid.
Tr: Çok güzel olacak," dedi.
En: It's going to be beautiful."
Tr: Ahmet gülümsedi.
En: Ahmet smiled.
Tr: Balonun sepetine bindiler.
En: They boarded the balloon's basket.
Tr: Pilot adının Kemal olduğunu söyledi.
En: The pilot said his name was Kemal.
Tr: Balon yavaşça yükseldi.
En: The balloon slowly rose.
Tr: Toprak uzaklaşıyordu.
En: The ground was getting farther away.
Tr: Ahmet etrafa baktı.
En: Ahmet looked around.
Tr: Vadiler, peribacaları harikaydı.
En: The valleys and fairy chimneys were magnificent.
Tr: Güneş doğuyordu.
En: The sun was rising.
Tr: Gökyüzü pembeye döndü.
En: The sky turned pink.
Tr: Ahmet nefesini tuttu.
En: Ahmet held his breath.
Tr: Kemal, "Bak, güneş doğuyor," dedi.
En: Kemal said, "Look, the sun is rising."
Tr: Güneş yavaşça yükseliyordu.
En: The sun was slowly rising.
Tr: Sabah ışıkları peribacalarını aydınlattı.
En: The morning light illuminated the fairy chimneys.
Tr: Ahmet hayranlıkla izledi.
En: Ahmet watched in awe.
Tr: "İnanılmaz," dedi.
En: "Amazing," he said.
Tr: Mehmet, "Haklısın.
En: Mehmet agreed with him, "You're right.
Tr: Harika," diyerek Ahmet'e katıldı.
En: Wonderful."
Tr: Bir süre sessizce uçtular.
En: They flew silently for a while.
Tr: Sessizlik güzeldi.
En: The silence was beautiful.
Tr: Rüzgar tatlı esiyordu.
En: The wind was gently blowing.
Tr: Balonun altındaki dünya minyatür gibiydi.
En: The world below the balloon looked like a miniature.
Tr: Ahmet o anı hafızasına kazıdı.
En: Ahmet etched that moment into his memory.
Tr: Bu anı hep hatırlayacaktı.
En: He would always remember this moment.
Tr: Pilot Kemal, "Dönüş yapıyoruz," dedi.
En: Pilot Kemal said, "We're heading back."
Tr: Ahmet üzülse de dönüş vakti gelmişti.
En: Although Ahmet was saddened, it was time to return.
Tr: Aşağıya inmeye başladılar.
En: They began to descend.
Tr: Sepet yavaşça yere değdi.
En: The basket gently touched the ground.
Tr: Ahmet ve Mehmet mutlu indi.
En: Ahmet and Mehmet got off happily.
Tr: Ahmet, "Bu hayatımın en güzel anıydı," dedi.
En: Ahmet said, "This was the best moment of my life."
Tr: Mehmet de "Ben de aynı şeyi düşünüyorum," diye yanıtladı.
En: Mehmet responded, "I think the same."
Tr: Balondan inerken bir başka grup sıradaydı.
En: As they got off the balloon, another group was in line.
Tr: Gözlerinde aynı heyecan vardı.
En: The same excitement was in their eyes.
Tr: Ahmet ve Mehmet otel yoluna koyuldular.
En: Ahmet and Mehmet headed back to the hotel.
Tr: Kapadokya'nın sabahını geride bırakırken mutluydular.
En: They were happy as they left the Cappadocia morning behind.
Tr: Güneş yeni bir gün getiriyordu.
En: The sun was bringing a new day.
Tr: Ahmet'in kalbi bu sabahın anısıyla doluydu.
En: Ahmet's heart was full of the memories of this morning.
Tr: Ve böylece Ahmet, Kapadokya'nın büyüsünü ve sıcak hava balonunun güzelliğini hep hatırlayacaktı.
En: And thus, Ahmet would always remember the magic of Cappadocia and the beauty of the hot air balloon.
Tr: Ahmet'in bu masalsı deneyimi bitmişti, ama anılar kalıcıydı.
En: Ahmet's fairy-tale experience had ended, but the memories were permanent.
Vocabulary Words:
- excited: heyecanlı
- risen: doğmuş
- preparation: hazırlık
- take off: kalkmak
- basket: sepet
- pilot: pilot
- rose: yükseldi
- farther: uzak
- valleys: vadiler
- fairy chimneys: peribacaları
- magnificent: harika
- illuminated: aydınlattı
- awe: hayranlık
- wonderful: harika
- silence: sessizlik
- blowing: esiyordu
- miniature: minyatür
- etched: kazıdı
- memory: hafıza
- descend: inmek
- saddened: üzülmek
- permanent: kalıcı
- dawn: şafak
- gentle: tatlı
- heading: dönüş
- moment: an
- experience: deneyim
- amazement: hayret
- fairytale: masalsı
- sunrise: gün doğumu
Information
Author | FluentFiction.org |
Organization | Kameron Kilchrist |
Website | www.fluentfiction.org |
Tags |
Copyright 2024 - Spreaker Inc. an iHeartMedia Company